Arabaya binince bir kez daha o acı uyarı
sesiyle irkildim. Benzin ibresi, göstermedi hayat belirtisi. O
ufak, tatlı, küçük kıpırdamasını bile yapmadı.
Benzinciye gitmesem olmazdı.
Benzinciye vardığımda ülkemin içinden geçtiği zor günler aklıma
geldi. “Doldur” dedim! Nitekim aldığım her litrede
2.59 lira benzine, 3.26 lira devlete
veriyordum.
* * *
Depo dolduğunda gözlerim yaşardı. Hayatımda ilk
defa bir depo benzin 300 lirayı aşmıştı. Hilafsız
168 lira kazandırmıştım devlete…
Pompacı Bey camı silmeye kalktı; “Olur mu
hiç efendim!” dedim, 300 lirayı iliştirdim. Önünde
saygıyla eğildim, arabama bindim. Sanki Nusr-et’e et yemeye
gitmiştim!