Aykut Kocaman'a Başkan Fikret Orman kızsa da bu maç
siyah-beyazlı takım için bir kırılma maçıydı.. Kocaman'ın bu
tespiti Beşiktaş'ı motive eden bir unsur oldu.
Beşiktaş adına maç öncesi çok olumsuz bir tablo vardı. Talisca ve
Pepe'nin yokluğu kadar son dakikada Oğuzhan'ın da olmayışı,
Fenerbahçe için büyük şanstı.. Bu şans sarı-lacivertli takım için
golün de gelmesiyle 8. dakikada iki katına çıktı. Her şey
Fenerbahçe lehine tıkır tıkır işliyordu.. Daha bir takım ne ister
ki! Gelin görün ki Fenerbahçe ayağına kadar gelen bu kısmetleri
geri çevirdi.
Sarı-lacivertli takım rakibini daha da zorlayıp belki ikinci golü
bulabilecekken stop etti. Önce 1-0'lık skora razı oldu. Hadi onu da
geçin skor 1-1 olunca buna da razı oldu. Bu Fenerbahçe için ciddi
bir sorundu.
Taraftarı için ise hayal kırıklığı.. Karşısında Beşiktaş vardı.
Beşiktaş da tribünlerin de desteğiyle kendine geldi..
Şenol Güneş kazanmak için her şeyi yaptı.
Hele öyle bir değişim yaptı ki... Vida'yı çıkarıp Negredo'yu oyuna
alması maçın kader anlarından biriydi..
Herkes şaşırdı.. Aslında bu değişimin açıklaması şuydu: "Hayatımın
riskini ve kumarını oynuyorum." O sıralarda Aykut Kocaman kulübede
uyuyordu.. Quaresma bir liderdi..
Belki hocası kendisine bu kadar yük ve görev vermemişti ama
Portekizli futbolcu her türlü sorumluluğu aldı. Dün akşam tam bir
liderlik ve kalite dersi verdi. Tabi şu noktayı unutmayalım..
İsmail'in oyundan çıkmak zorunda kalması da Beşiktaş'ın ekmeğine
yağ sürdü. İşte rahatlayan Quaresma aldı maçı, Beşiktaş'a getirdi.
Beşiktaş önemli bir maç kazandı.. Yarış sürüyor.. Hem Fenerbahçe
için hem de Beşiktaş için..