Üstelik herhangi birisi de değil. Örneğin 2012’de AK Parti Grup Başkan Vekilliği yaparken, bir grup AK Parti milletvekili Pennsylvania’ya, o zaman “Hocaefendi” diye önünde diz çöktükleri Gülen’i ziyarete gitmek istediklerinde izin vermeyen bir siyasetçi. Hocaefendilerini görmekte ısrarlı vekiller izni bir başka grup başkan vekilinden almışlar. Kimden mi? Açıklamak için kendisinden izin almam gerekiyor, alırsam paylaşacağım, söz.
İzin vermeyen AK Partili Mahir Ünal. Daha sonra Kültür ve Turizm Bakanlığı da yaptı. Şimdilerde AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve parti sözcüsü.
Mahir Ünal’ın bugün Hürriyet Daily News gazetesinde Barçın Yinanç ile yayınlanan önemli mülakatında söyledikleri AK Parti ile Fethullahçıların, 15 Temmuz 2016 darbe girişiminden bu yana özellikle tartışılan sorunlu ilişkisine ışık tutar nitelikte.
Ünal soru üzerine “Bizim dönemimizde güçlenmediler” diyor ve şöyle devam ediyor:
* “Biz devletin demokratikleşmesine adına sivil topluma geniş bir alan açtık ve dolayısıyla vesayet odaklarına siyaset odaklarının temizlenmesi için mücadele verdik. Biz bu mücadeleyi sivil toplumla verdik. Sivil toplum görünümdeki bu yapı, demokratikleşme ve sürecine destek verirken devletin içindeki yapılanmasını hızlandırdı.