Hangi seslere mi?
Hoşuna gitmese de ülkenin, halkın, hepimizin iyiliği için konuşan
seslere. Belki Tarabya’da, ya da Beştepe’de bir danışmanlar kozası
içinde, tecrit koruması altında yaşarken kendisine duyurulmayan
seslere de kulak vermeli.
Türk Tabipler Birliğine (TTB) örneğin… Koronavirüs salgının en ön
saflarında canlarını tehlikeye atarak duran sağlık çalışanlarının
örgütüne. Kriz toplantısına her türlü sermaye grubu çağırılırken,
tabipler çağırılmıyor. Ama Sağlık Bakanlığının da Bilim Kurulunun
da onların önerilerini sorduğunu, kulak verdiğini bilsin. TTB
Başkanı Sinan Adıyaman’ın, Bilim Kurulu üyelerinin ne gibi
kişisel çıkarı olabilir özgürlüklerinden vazgeçmeyi önerirken?
“Kriz boyunca işten çıkarma yasağı getirin, destekleyelim” diyerek
iktidara yıkabileceği karara ortak olmaya talip CHP lideri Kemal
Kılıçdaroğlu’dan TÜSİAD Başkanı Simone Kaslowski’ye kadar toplumun
değişik kesimlerinin özgürlüklerinin askıya alınmasına peşinen razı
olmasında ne art niyet olabilir can pazarından başka?