Berat Albayrak’ın Hazine ve Maliye Bakanlığından istifa ettiği haberi 8 Kasım akşamı siyaset ve ekonomi dünyasına bomba gibi düştü. 9 Kasım sabahı bu yazıya başladığımda hâlâ Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’dan ya da İletişim Başkanlığından bir açıklama yoktu. Devlet Kanalı TRT Hazine Bakanının istifasını vermemişti, keza hükümet çizgisindeki Hürriyet, Sabah, Yeni Şafak gibi gazetelerde de.
Ancak şu ortada. Bu iş İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun istifasının geri aldırılıp kaldığı yerden güçlenerek devamına benzemez. Erdoğan’ın damadı, yani ev halkından olan Albayrak’ın istifası bu saatten sonra kabul edilse de, yerinde kalmaya ikna edilse de vereceği hasarı vermiş sayılır. Albayrak, Erdoğan’ın ekonomi yönetimindeki bütün hatalarına ortaktı ama aksi halde Erdoğan’a gelecek tepkileri günah keçisi gibi üzerine çeken isimdi. Türk ekonomisi 9 Kasım Pazartesi sabahından itibaren Hazine ve Maliye Bakanının artık sürdüremeyeceğini söylediği durumda işlem görecektir. Bakalım piyasalar “Albayrak sonunda gitti, Merkez Bankası’na da Ağbal geldi” diye olumlu tepki mi verecek, yoksa Merkez’in başı ardından Hazine’nin başı da gitti diye mi? Önceki yazıda anlattığımız “kuzu fıkrasını” anımsayın lütfen. Gelelim olayların 8 Kasım’da istifaya gelene dek gelişmesine.