ABD Başkanı Donald Trump, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ı Beyaz Saray’a konuk ederken “uzun ve zorlu” geçeceğini söylediği görüşme mutlaka o ilk 20 dakikalık değildi.
O baş başa görüşmede muhtemelen “tamam değil devam, nokta değil virgül” niyetinde görüşmeler yapıldı.
Zaten heyetler günlerdir, haftalardır konular üzerinde çalışıyorlardı. Her iki liderin de o ilk görüşme ardından ne söyleyeceği az çok belliydi: ilişki “derinleşerek” sürecek, terörle ortak mücadele edilecek.
O akışın dışına çıkan belki tek şey, Erdoğan’ın PYD/YPG ile ilişkinin mutabakata uygun olmadığı sözü oldu; tercüman Erdoğan’ın kullandığı “terörist” sözünü kullanmadı sanki ama o dahi Trump’ın yüzünü ekşitmeye yetti.
Zorlu görüşme yemek yerken yapılacaktı. Yemeğe Erdoğan’dan başka
altı Türk yetkili katıldı. Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar, MİT
Müsteşarı Hakan Fidan ve Cumhurbaşkanlığı Savunma ve Güvenlik baş
danışmanı İbrahim Kalın zaten daha geçen hafta oradaydı,
muhatapları masanın karşısındaydı.
Erdoğan sağına Akar’ı soluna Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nu
almıştı. Adalet Bakanı Bekir Bozdağ da geçtiğimiz hafta Fethullah
Gülen ve biraz da Reza Zarrab için ABD’de idi.