Trump’ın 2018 Nisan ayında Bolton’u bu göreve getirmesi, ABD’nin Orta Doğu’da İsrail yanlısı bir sertleşmenin işareti kabul edilmişti. Bolton, 2003’te Irak’ın işgali harekatını başlatan George Bush’un şahinler ekibi içindeydi; BM Daimi Temsilcisi olarak bütün dünyayı yanıltan “Irak’ta kimyasal silah var” operasyonunun diplomatik boyutunu yönetmişti. Gerçekten de Bolton’un gelişinden itibaren ABD’nin Orta Doğu siyaseti daha sertleşti, İsrail yanlısı ve Suudi Arabistan ve Mısır’ı da katarak İran üzerinde baskıyı artırdı.
Başkan Yardımcısı Mike Pence ile birlikte yönetimde Evangelist lobi çizgisindeki isimlerden sayılan Bolton, son aylarda İran’a askeri harekat İçin bastıran bir çizgiye gelmişti.
Nitekim Trump’ın ilan ettiği yeni İran yaptırımları uygulanmaya başlayınca Basra Körfezinde ciddi gerilim tırmanmaya başladı. ABD’den sonra İngiltere de Körfez’e savaş gemileri göndermeye başladı. Oysa Dışişlerinin başına CIA başkanlığından gelen Mike Pompeo, İran’ın Irak, ya da Libya olmadığını biliyordu; böyle bir hareket ABD’nin çıkarlarları açısından pahalıya mal olabilirdi.