Beyaz Saray’dan 30 Ocak sabahı gelen bir açıklama doğrusu
kafaları karıştırdı.
Bu açıklamaya göre ABD Başkanı Donald Trump, Suudi Arabistan Kralı
Salman’ı aramış ve Suriye ile Yemen’de güvenli bölgeler kurulması
konusunda anlaşmışlardı.
Neden kafa karıştırıcı biliyor musunuz?
1- Çünkü iç savaşın vurduğu Suriye’de uluslararası koruma altında,
mültecilerin kendi ülkelerinde güvenceye alınacağı ve buraların da
isyancı güçlerin kontrolünde olacağı güvenli bölgeler
oluşturulmasını yıllar önce ilk öneren ülke Türkiye. Suudi
Arabistan değil,
2- Çünkü kendi ülkesindeki ölüm tehlikesinden Suudi Arabistan’a
kaçıp kurtulmak isteyen hiçbir Suriyeli mülteci yok. Türkiye üç
milyondan fazlasına ev sahipliği yapıyor,
3- Çünkü Suudi Arabistan’ın Suriye ile kara sınırı yok.
Türkiye’nin, hem de 910 km sınırı var,
4- Çünkü Suriye’den Suudi Arabistan’a hiçbir varoluşsal tehdit yok.
Türkiye’ye ise bir değil, iki tane var: IŞİD ve PKK ve onun Suriye
kolu PYD,
5- Çünkü PYD ve PKK (Irak’taki Kandil üzerinden) aynı emir komuta
zincirine bağlı, aynı bütçe, silah-mühimmat ve aynı insan
kaynaklarını (siz militan yapısı diye de okuyabilirsiniz) paylaşan
örgütler. Önceki ABD Savunma Bakanı bir Senato soruşturmasında PKK
ve PYD’nin bağını bildiklerini kabul etmesine (ve Türkiye’nin “onu
bırak birlikte yapalım” demesine) rağmen IŞİD’e karşı müttefik
olarak seçtiği PYD’ye askeri destek istedi,