Nutuk'un okunuşunun 89. yıldönümü. Yine Nutuk üstü nutuklar,
yine içi boş teraneler, yine 'Ulu Önder buyurdu ki'
sallamaları…
Bıktık bu nutuklardan. Ya bize yeni bir şey söyleyin ya da susun.
Bunların çok daha etli butlularını 89 yıldır dinleyegeliyoruz
zaten.
Şimdi tozu dumana katmadan önce soralım:
Nutuk nedir?
Cevap: CHP'nin 2. Kurultayı'nda Cumhurbaşkanı Gazi Mustafa Kemal'in
geçmişle ve kendi devriyle amansız bir hesaplaşmasıdır.
Kimlerle peki?
En başta kendisine vaktiyle destek çıkan ama Lozan sürecinde
yolları ayrılan eski yol arkadaşlarıyla ağır bir hesaplaşmadır.
Başka?
İzmir Suikasti davasıyla ağızların ya idam sehpasında veya ev
hapsiyle kapatılmasından sonra tarihi mümkün mertebe en münasip
şekle sokma çabasıdır. Kimsecikler itiraz edemeyeceği için de resmi
tarih hafızanın üzerinden silindir gibi geçecek ve hala süren
tahakkümünü tesis etmiş olacaktır.
Son olarak da Nutuk'un, Harf İnkılabı'nın 'kütüphaneleri tuğla
yığınına', hafızaları da bebeklik çağlarına çevirecek tırpanından
sonra geçmişi asla hatırlayamayacak nesillere kutsal bir kitap gibi
dayatılmasıdır.
Bu özellikleriyle Nutuk içerdiği bütün belgelere rağmen bir tarih
kitabı değildir, gençliğe hitap ettiği son paragrafı hariç
meydanlarda okunacak bir manifesto da değildir, genellikle
söylendiği gibi 'Ata'nın milletine hesap verişi' hiç değildir.
Buyurgan bir edayla kaleme alınmış olan metin 'Bu