Yavuz Sultan Selim'in Kahire'yi almaya giderken Kudüs'ü ziyaret
ettiğini çoğu tarih kitabı yazmaz. Bu az bilinen ama merak
uyandırıcı ziyareti bize en ayrıntılı bir şekilde aktaran
kaynağımız Silahşor Tarihi (Feth-Nâme-i Diyâr-ı Arab) adlı yazma
eserdir. Şimdi bu eserden hareketle Selim Şah'ın Kudüs'e doğru ayak
izlerini takibe başlayalım.
Yavuz Selim Han bir süredir Şam'daydı. Veziriazam Sinan Paşa
komutasındaki birlikleri Filistin'e yolladı. Gazze yakınlarında
yapılan ikinci savaşta Memluk ordusu yenilir. Osmanlı ordusu
Gazze'ye girer ve burada Sultan Selim adına hutbe okunup sikke
kesilir.
İşte bu sırada Şam'dan hareket eden Yavuz üç günde Cisr-i Yakub'a
(Yakup Köprüsü) ulaştı, geceyi orada geçirdi. Sabahleyin hareket
edip öğle vakti Çah-ı Yusuf'a (Yusuf Kuyusu) vardı. Onu ziyaret
ettikten sonra Taberiye Gölü'nün kıyısına indi.
Orada iki gün dinlendikten sonra Tur-i Sina'ya ulaştı. Beş menzil
yol yürüdü, 27 Aralık'ta Halhuliye'ye vardı. Sinan Paşa burada
kendisine zafer haberini ulaştırdı. “Şükr-i Yezdân kılan” Padişah
müjdeyi getirenlere sevincinden büyük araziler bağışladı.
Ertesi sabah hareket etti, ikindi vakti üç gün kalacağı Ramallah'a
vardı ve mübarek Kudüs şehrini görmeyi arzuladı. 500 piyade tüfekçi
ve 1,000 seçkin sipahi ile birlikte yola çıktı.