Akdeniz’in uluslararası alanda bilinen adı “Mediterranean”, iki
kıta arasındaki deniz anlamına geliyor. Artık bu adı değiştirmek
gerekli. Akdeniz, iki kıta arasındaki kocaman bir mezarlık haline
geldi.
Önceki gün Libya ile İtalya arasındaki Sicilya kanalı diye bilinen
bölgede 700 mülteci Akdeniz’in tuzlu soğuk sularına gömüldü. Bu,
insan kaçakçılığında bilinen en büyük ölümlü olay.
Daha bu olayın ayrıntıları netleşmeden dün Akdeniz’den yine ölümlü
bir haber daha geldi. 300 göçmenin umuda yolculuğu boğuldu.
Önceki günkü facianın her boyutu ayrı bir dram; 20 metre
uzunluğundaki balıkçı teknesine 700 kişi bindirilmiş... Teknede bir
tehlike belirince yardım için gelen gemiye doğru herkes yönelmiş.
Tekenin bu yanı ağır basınca anında ters dönmüş...
***
Ne zaman Akdeniz’de bir ölüm haberi alsam sanki yaşamını
yitirenlerden tümünü yıllardır tanıyormuşum gibi bir acı çöker
içime. Yunanistan açıklarından Cebelitarık Boğazı’na Türkiye -
Bulgaristan sınırından Tuna kıyılarına kadar pek çok yerde onlarla
karşılaştım.
Anadolu’nun, Asya’nın, Afrika’nın toprakları bereketli insanları
fakir bölgelerinden gelen bu “umut yolcuları” her şeylerini satıp
savıp dolara çeviriyor. İnsan kaçakçılığı simsarlarına teslim
ediyor. Simsarların çoğu sahtekâr çıkıyor. Asya’dan gelen
mültecileri Marmaris açıklarında bırakıp “Avrupa topraklarına
girdiniz bundan sonrasını siz çözeceksiniz” deyip kaçıyor.