- Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Meclis konuşması
şaşırtıcı değildi. Cemal Kaşıkçı cinayetinin
tamamen siyasal ve uluslararası bir boyut aldığını vurguladı.
Ardından manşeti verdi:
Yargılamayı İstanbul’da yapalım.
Olayın sadece adli bir vaka olmadığını söyledikten sonra
yargılamayı İstanbul’da istemek, siyasal olarak müdahil olmak
demek.
Erdoğan’ın sadece cinayeti işleyenlerin değil, Suudi Arabistan
yönetiminin en üstünden en altına kadar tüm sorum-luların da açığa
çıkmasını istemesi, bu değerlendirmemizi güçlendiriyor. Hatta
Erdoğan başka sorumlu ülkelerin de hesap vermesi gerektiğini
söyledi.
Cinayetle ilgili ayrıntılar AKP medyasından önce Amerikan basınında
çıkmıştı. Ayrıntılarında görüntü ve ses de vardı. Bunların iktidar
tarafından servis edildiği de aşikâr. Erdoğan’ın dünkü kendinden
son derece emin, cinayetin tüm ayrıntılarına hâkim görünümü, elde
daha ileri verilerin de olduğunu gösteriyor.
*** Erdoğan’ın Kaşıkçı cinayetine
bakışını salt bu olay çerçevesinde yorumlamamak gerekiyor. Hatta
biraz daha geri gidip Necmettin Erbakan’ın
başbakanlığı döneminden bugüne gelmek, durumu daha net ortaya
koyar.
Erbakan, başbakan olur olmaz soluğu kendi siyasal coğrafyasında
almıştı. 1996’daki Libya gezisinde dönemin devlet başkanı
Kaddafi, Erbakan’a medya önünde ağır sözler sarf
etmiş, şöyle demişti:
“Erbakan, benim başkanı olduğum uluslararası bir örgütün başkan
yardımcısıdır.”
Türkiye Cumhuriyeti devletinin bildiği, Başbakanı’nın başkan
yardımcısı olduğu böyle bir örgüt yoktu.
Erbakan, ayrıca dönemin Mısır Devlet Başkanı