Bu da oldu...
İstanbul’da iki Asliye Ceza Mahkemesi saatlerce hukuku kurşun
niyetine kullanıp düello yaptı.
Aylardır tutuklu bulunan, hükümetin kendisini paralel darbeci diye
suçladığı kişileri tahliye bilmecesi, kevgire dönmüş hukukumuzun
tipik bir fotoğrafıdır.
Aylardır tutuklu bulunan cemaat yanlısı polislerin avukatları,
kendilerince bir plan kurup müvekkillerini tahliye edecek mahkemeyi
ayarlamışlar. Mahkeme kendisini tahliye kararı vermeye hazırlamış,
duruma müdahale edebilecek öteki mahkemelerin tümüyle ilgili reddi
hâkim kararları hazırlanmış. Bunu gören hükümet mahkemesi karşı
önlemini almış. Gece yarısı verilen tahliye kararını savcılık
yerine getirmeme kararı almış. Sabaha karşı da hemen “tutukluluğun
devamına” kararı üretilmiş.
Sonda söyleyeceğimizi baştan söyleyelim, burada haklı taraf yok.
Olan, zaten ayaklar altına alınmış hukuka oluyor.
Tahliye kararı yetkisiz bir mahkemece hukuksuz şekilde alınsa bile
bunu iptal etme mekanizmasının da hukuksuz olması gerekmezdi.
***
Yukarıda da vurguladığımız gibi haklı taraf yok ama aklımıza
gelen çok şey var... Cemaatin yayın organları günlerdir mahkemenin
verdiği tahliye kararına uyulmamasından yakınıyorlar. Özgürlük
istiyorlar. Aynı gazeteler, çok değil daha birkaç yıl önceki, adı
kamuoyunca iyi bilinen davalarda tahliye kararı veren hâkimi topa
tutuyordu. Tahliye kararı veren mahkemeye saldırmakla kalmıyor,
kararın altında imzası bulunan hâkimlerin geçmişine bel altından
vuruyordu. Şimdi aynı yayın organları özgürlük için çığlık
atıyor.
Aklımıza gelen bir başka durum da 17-25 Aralık’ta yine yargı
üzerinden yapılan düello. O gün de hâkim ve savcıların kararına
polisler uymamıştı. Tıpkı ilk düğmesi yanlış iliklenen gömlek gibi
hukukta artık hiçbir karar dikiş tutmuyor. Bu tablonun kilometre
taşı 12 Eylül 2010’daki referandumdur. O gün hukukun ar damarları
değiştirildi. O değişiklikle ipi cemaate kaptıran hükümet bu kez
bütün kurumları kesti biçti. 12 Eylül 2010 referandumu, hukukun 12
Eylülü’dür. Böylece 12 Eylül bir iken iki oldu. O gün yetmez ama
evet diyerek bu iktidarın yaptıklarına meşruiyet kazandıranlara
lanet olsun.