Seçimler yaklaşınca Ankara’da metrekareye dört arayış, sekiz senaryo düşer. Öyle bir döneme girdik.
AKP Genel Başkanı Erdoğan, 31 Mart 2019’da yapılacak yerel seçimlere giderken üç ana hedef belirlemiş görünüyor:
1- Konunun ekonomiye gelmemesi için her şeyi yapacak.
2- Yeni gerilimler yaratmak için her şeyi yapacak.
3- MHP ile ilişkileri çok kötüymüş gibi göstermek için her şeyi yapıp, yeni siya-si dengeler kuracak.
Ekonomide başlıca amaç 2018 yılı enflasyonunun olabildiğince düşük çıkmasını sağlamak. Bunu bütün dün-ya biliyor. O yüzden Türkiye’ye ilişkin rakamlar verilirken, “resmî veri”, “gerçek veri” diye iki ayrı hane açılıyor. Örneğin uluslararası istatistiklerde Türkiye’deki resmî enflasyonun yüzde 30’larda, gerçek enflasyonun da yüzde 70’lerde olduğu belirtiliyor.
Türkiye İstatistik Kurumu da Erdoğan’ın istediği rakamları verecek şekilde yeniden düzenlendi. Enflasyonu düşük çıkarmada iki amaç var; memura, emekliye daha az maaş zammı yapmak ve krizin gerçek sonuçlarını seçim sonrasına bırakmak.
***
İkinci madde Erdoğan’ın başlıca siya-set yapma yöntemi. Karşıtlık üretip kendi tabanını bir arada tutuyor. Karşısındakini cevap verme durumunda bırakıp siyaset üretmesini engelliyor.
Bazen karşıtlık üretmeyi iki uçlu yapıyor. Böylece etkisi de katmerli oluyor. Andımız, bunun tipik örneği.
Ana ucu Türkiye Cumhuriyeti tarihine. Erdoğan, andımızı eleştiriyormuş gibi yapıp Reşit Galip üzerinden yüklendi. Bu saldırıyı CHP’yi yanıt verme noktasına getirmek, MHP’yi germek, HDP’yi de çok mutlu etmek için kurguladı.
Şu aşamada b...