1980’lerden beri tanıdığım, sosyal demokrat çizgisini hiç
bozmadan mücadelesini sürdüren, 61 yaşında kaybettiğimiz
Yücel Özen’in Tire’deki ailesine başsağlığına
giderken Canlı beldesinde mola verdik. Kahvede çiftçilerle sohbet
ediyoruz. Toprak rengi yüzündeki çizgileri yılların nişanı gibi
taşıyan İbrahim Ağabey, “Erdoğan’a söyleyin” dedi,
durdu. Arkasını nasıl getirecek diye beklerken, gazetecilik diliyle
manşetlik bir cümle kurdu:
“Sigarayı yasaklıyor güzel de, ithal tohum sigaradan daha
zehirli...”
Sözün devamı da vardı:
“Yabancılar bize tohumu hastalığıyla birlikte satıyorlar... Sonra
da üstüne tarım ilacı satıyorlar... O zehirli ilaçlar da
ürettiğimizin içine işliyor...”
Yücel Özen’i kanserden kaybetmiştik. Taziyede konu şöyle dile
geldi:
“Kanser buralarda grip kadar yaygın hale geldi. Yediğimiz zehir,
içtiğimiz zehir...”
*** Dün sabah, İzmir Büyükşehir
Belediye Başkan Adayı Tunç Soyer’in kentin bütün
muhtarlarıyla düzenlediği buluşma vardı. Balçova’daki toplantıda
konuşan Soyer, söze mega projelerden, İzmir’e dikeceği dev
binalardan değil, tarımdan girdi.
Aziz Kocaoğlu’ndan bayrağı devralmaya hazırlanan
Soyer, tarım konusuna ayrıca kafa yorduğunu her fırsatta
hissettiriyor. Soyer, Kocaoğlu’nun başlattığı kırsal kalkınma
modelini daha da ileri götürmeye kararlı. Bu tablo, CHP’nin kırsal
kesime mesafeli olduğu algısını da büyük ölçüde ortadan kaldıracak.
Kırsal kalkınma projelerini ana hatlarıyla paylaşalım:
- Alım garantili üretim... Aziz Başkan’ın başlattığı süt alım
projesini dört katına çıkaracağız ve genişleteceğiz. Üreten, nasıl
satarım kaygısında olmayacak.
- Makine parkı hizmeti... Başta traktör olmak üzere üreticinin
gereksinim duyduğu tüm tarım makineler...