AKP, icraatını “paketleme servisine” dönüştürdü. Ekonomide ayda
bir paket açıklanıyor. Her paketin ana fikri belli, “Önümüzdeki ay
bu aydan güzel olacak.”
Yargıda da 2010’lu yılların başındaki paketlere geri dönülmüş
görünüyor. Bu yılın başından beri gündemde olan yargı paketi temmuz
ayında, yeni yasama yılına erteledi. Şimdi de görüyoruz ki asıl
beklenen, hapishanelerin boşalmasını sağlayacak bölümler bir
sonraki pakete ertelenmiş. Mevcut çalışma da bu kadar gecikmeden
sonra hemen, acilen, en geç 1 Aralık’a kadar çıkarılmalıymış.
Niye bu kadar beklettiniz?
Niye bu kadar acele ediyorsunuz?
Niye paketi böldünüz?
Her sorunun ayrı yanıtı var, ama özeti şu:
AKP, önümüzdeki dönem izleyeceği siyasete dayalı olarak
yargılamaları şekillendirmek istiyor!
Yargı yerine “yargılama” dememizin nedeni sözcük oyunu değil. Zira
asıl amacın, yargının, hukukun, adaletin sorunlarını çözmek değil,
yargılama işlerini “düzene” koymak olduğunu gözlemliyoruz.
*** 1. yargı reformu şu üç
tartışmanın gölgesinde gündeme geldi:
-Yargıda iki damadın hâkimiyet kavgası...
-FETÖ borsası!
-Saray avukatları!
İki haftadır su yüzüne çıkan çekişmeye göre; Cumhurbaşkanı’nın
damadı her şeyden sorumlu bakan Berat Albayrak ile
ombudsman Şeref Malkoç’un damadı Adalet Bakanı
Aldulhamit Gül karşı karşıya... Altında üstünde
başka bir şey var mı, bilmiyoruz, ama Albayrak’ın yargıda kimi
kritik aramalara müdahale ettiği, Gül’ün de buna çok bozulduğu
konuşulu...