RAMAZAN YAZILARI
Kur’an ve Sünnetten beslenen eski kaynaklarda da belirtildiği üzere, hukuk-ı âdemînin yani insan haklarının en uygun şekilde gözetilip, Hz. Peygamber’in kategorik ifadesiyle “her hak sahibine hakkının verilmesi” demek ‘adalet’tir. Evrensel adaletin en ileri aşaması ve hatta şartı da insana ve insanlığa yararlar sağlamak ve bunu doğaya, çevreye, küresel düzene zarar vermeden yapmaktır. Çünkü doğaya zarar vermek –günümüzde gördüğümüz gibi- sonuçta insana zarar vermektir.
Kur’ân-ı Kerîm’i “Temel hedefleri nelerdir?” diyerek okursak kanaatimce şu iki hedefe ulaşırız:
1. Gerek birey gerekse toplum olarak zihnimizi ve kalbimizi özelde putperestliğin hâkim olduğu Câhiliye (İslam öncesi) döneminin batıl inançlarından, genelde ortalama insan aklının ve fıtratının saçma ve batıl sayacağı inançlardan, her türlü hurafelerden arındırmak ve ‘tevhid’i yani Allah’ın varlığını ve birliğini esas alan bir iman toplumu oluşturmak.
2. Özelde Câhiliye, genelde bütün bozuk toplumlarda hâkim olan bencillik ve haksızlığa dayalı insan ilişkisinin yerine; kardeşlik, sevgi ve hakka hukuka dayalı bir sosyal...