Hayat bir yolculuk, ömür dediğimiz bir soluk. Hayatta iz sürmek ve geride bir iz bırakmak, sırat-ı müstakim üzere sabitkadem olma derdi olanlara mahsus bir hâldir.
Durduğunuz ve duracağınız yeri dininize göre belirlemiyorsanız, belirsiz karanlık kurum ve kuruluşlara kurban gitmeye mahkûmsunuz.
Allah yolunda sabitkadem olmak demek; Allah yolunda yılmadan, yorulmadan ve yamulmadan yol yürümek demektir. Rabbimiz haber veriyor: “Nice peygamberler var ki, kendileriyle beraber birçok Allah dostu çarpıştı da bunlar Allah yolunda başlarına gelenlerden yılmadılar, zaafa düşmediler, boyun eğmediler. Allah, sabredenleri sever.” (Âl-i İmran Sûresi/ 146)
Bu âyet-i kerimeye göre dava şuurumuz, Allah yolundaki sebatımız kadardır. “Hiçbir zaman kendinle mağrur olma. Zira yaprak altın olduğunu düşündüğünde yere düşer.” Hayatta şeytana maskara olanlar, Hakk’a taraftarlık gösterme gayretinde olmayanlardır. Bil ve inan ki; şeriatsız siyasette bulunmaz huzur. Şeriat ile siyaset nur üstüne nur. Siyaset-i Şer’iyye’de Allah’ın dediği olur.
Selef-i salihin ümmetin fikir ve zikir cetvelidir. O cetvel ile bir fikrin, bir zikrin ne kadar şer’i veya gayr-i şer’i olduğu anlaşılır. Yamuklukları selef-i salihinin cetveli ile ortaya konulmuşları, dergah-i ilâhiden kovulmuşlardan sayınız.