İnsanların günlük din değiştirdikleri; akşam mü’min yatıp sabah kâfir, kâfir yatıp Müslüman uyandıkları bir zamanın eşiğindeyiz. Bu öyle bir zaman ki; dini dinsizlerden öğrenmiş olanlar, dindarların elinden dini almaya çalışıyorlar. Ellerinden gelse bu dini dinsizlerden öğrenmiş olanlar, Allah’a din öğretecekler.
“(Ey Muhammed!) De ki: “Siz Allah’a dininizi mi öğretiyorsunuz? Oysa Allah, göklerdeki ve yerdeki her şeyi bilir. Allah, her şeyi hakkıyla bilendir.” ( Hucurat Sûresi/ 16)
Müslümanların hayatında ferd, aile, cemiyet ve devlet seviyesinde din adına bağlayıcı şer’i bir otoritenin bulunmadığı, herkesin şahsi görüşünü din zannettiği, kendisini fetva makamında gördüğü zamanlar, fitne zamanlarıdır. Fitne zamanının fıkhı da özel bir fıkıhtır. Sonuçları itibarı ile “Havf Fıkhı” daha ağırlıkta bir fıkıh olacaktır. Ayrıca, işin özellikle İlahiyatçı, Sosyolog ve Psikologları ilgilendiren kısmı, savaş, korku, fitne, ölenin niye öldüğü, öldürenin niye öldürdüğünü bilmediği terör, sapıklık, kargaşa, hercümerç, tabii afetler, hastalık, göç, açlık...