İnsanın değeri tartışılamaz. İnsan eşya ile bir tutulamaz. İnsan ticaret konusu da yapılamaz. İnsana ihanet, insanın halikına ihanettir. Asrımızda kul yapısı aletler, Allah’tan gelmiş olan âyetlerin önüne geçmiştir. Aletlere bağlı yaşayan ile Allah’ın âyetlerine bağlı yaşayan hiçbir olur mu?
İnsan, insana gözdür. Her insan öteki insan için bir önsözdür. Hayatta insan kalmak, kendisi dışındaki insanları görmektir. Beşeriyet âlemine mensubiyetin alâmeti, insanların kusurlarını örtmektir.
Öyle bir zamana düşmüşüz ki; insan kendi eliyle yaptığı aletlerin aleti olmuş. Allah’ın âyetine düşman olanlarla kâinat dolmuş!
İnsanın yanında insanın kıymeti bir alet kadar yoksa elindeki aletleri bırakıp geri dönüp kendi değerine baksa. Yeridir ve de görevidir; insanı değersiz kılan, fıtratından koparan bütün kurumları yaksa!
İnsana alternatif olacak alet yok bu cihanda. İnsanın kıymeti anlaşılır insanda. Her insan kendi başına bir dünyadır. Eşraf-ı mahlûkat olan insanı incitmek acı. İncilerin incitildiği yerde bulunmaz ki şeref tacı. Alvarlı Lütfü Efe, “İncitme” şiirinde bakınız ne güzel diyor: