Müslümanlar olarak değerlerimizin kaynağı dinimizdir. Hayat değerlerini dinden almayanların dini olmaz. Müslüman olarak hayatımız, dinimizden kaynaklanan değerlerin tatbikat alanıdır. İslâm, insanın dünya ve ahiret mutluluğunu sağlayacak birtakım prensipler, değerler ortaya koymuştur. Sosyal bir varlık olan insan, toplum içinde mutlu bir şekilde yaşayabilmek için İslâm’ın ortaya koyduğu bu prensiplere, değerlere ihtiyaç duyar.
Bil ki; İslâm, ebedî ve ezelî bir hakikattir. Bu mana ve hakikat sadece göze, kulağa değil, ruha da hitap eder. Ruha hitap eden bu mananın adı cemaldir. Rasûlüllah (sav) buyuruyor:
“Muhakkak ki Allah güzeldir, güzelliği sever…” (Sahih-i Müslim, Îmân, 147)
Müslümanlar olarak İslâm’dan kaynaklanan değerler hiyerarşisini kaybetmek değerlerin kendisini kaybetmek kadar büyük yanlışları beraberinde getirmiştir. Bundan daha vahimi değerlerin yer değiştirmesi; iyinin kötü, kötünün iyi addedilmesi; çirkin ile güzelin, fayda ile zararın, hak ile batılın birbirinin yerine geçmesidir....