İslâm iyiliklerin yekûn ifadesidir. Aklını imanın nurlarıyla aydınlatan insan, istikbalin efendisidir. Çünkü İslâm’ın maksadı; insanın ta kendisidir.
Hayırla anılmak için, hayırlı işler yapmak gerekir. İyilere ulaşmak için iyi yolda ilerlemek gerekir. Çünkü iyiler hep iyilik yolunda olurlar.
“Rabbimiz! Biz, ‘Rabbinize iman edin’ diye imana çağıran bir davetçi işittik, hemen iman ettik. Rabbimiz! Günahlarımızı bağışla. Kötülüklerimizi ört. Canımızı iyilerle beraber al.” (Âl-i İmran Sûresi/ 193)