Sahâbe; Peygamber (sav)’i mü’min olarak sahiplenip savunan kimsedir. İbn-i Hacerü’l Askalanî (Rh.a.’in ifadesiyle “Sahâbî, Peygamber (Sallallâhu Aleyhi ve Sellem)’e iman (edip), iman ettiği halde kendisiyle karşılaşan/bir araya gelen ve İslâm üzere ölen kişidir.” (el-İsabe Fi Ma’rifeti’s sahâbe/İbn-i Hacerü’l Askalanî, I/8; Suyutî, Tedribu’r-Ravi, II/211; el- Aynî, Umdetu’l-Kari, XVI/169) İşte İbn-i Hacer’in, “elde ettiğim bilgilerin en doğrusu”, dediği tarif budur.İbnu Hacer’in yaptığı bu tarife, “Onunla karşılaşan” ifadesi kullanılmak suretiyle, Hz. Peygamber (Sallallâhu Aleyhi ve Sellem)’le beraberliği uzun müddet olan da girer, olmayan da. O’ndan rivayet eden de girer, etmeyen de. O’nunla beraber savaşa iştirak eden de girer, etmeyen de. O’nun gözüyle gören de, herhangi bir (a’malık gibi) sebeple onu görmeyen de sahâbî’dir. İslâm âlimlerinin çoğu sahabeyi böyle tarif etmişlerdir. Buna göre sahabe olmak için;
Hazreti Peygamberle görüşmek,
Onunla sohbet etmek,
O’na iman etmek,
Müslüman olarak ölmek şarttır.