Bir yerel seçim kampanyasında adayın değil liderinin öne çıkması iyi bir fikir değil, bunu da en iyi Erdoğan bilir. Ama belli ki son paftaya girilirken aradaki farkı kapatmak için başka çare kalmadı. Cumhurbaşkanı, kendisinin İmamoğlu’yla karşı karşıya yarışıyor görünmesini dert etmiyor artık. Bunu denemek zorunda kalması, elde başka siyasi malzeme bulunmadığına işaret ediyor. Aynı zorunluluğunun devamı olarak Erdoğan, hafta içinde İstanbul ilçelerini de dolaşacak.
Cumhurbaşkanı’nın konuşması İstanbul konuşmasıydı ama İstanbul belediye başkanlığı seçimi konuşması değil, iktidarın güç ve kudretinin lansmanıydı. İmamoğlu seçilmezse yeni dönemde başta Cumhurbaşkanı’nın iradesinin sevk ve idaresiyle yeni bir yönetim modeli imajı verdi. “İstanbul’daki bütün metrolar bizim eserimiz” cümlesi de aradaki beş yılı şimdiden silmeye hazır olduğunu gösteriyor.
“Ana kademe, kadın kolları, gençler…” diye tekrar tekrar teşkilatlarına talimat...