Rusya’nın Ukrayna işgali beşinci gününe dönüyor. Dünya şimdi, göz göre gelen ve önlenemeyen bir saldırının nereye gideceğini tartışıyor. Saldırı önlenemedi ama Ukrayna işgali de Putin’in istediği gibi gelişmiyor. Kolay gelişen saldırganlık aynı kolaylıkla sonuca ulaşmayacak gibi görünüyor.
Putin planlarını, korkutucu bir şöhrete sahip Kızılordu’nun Ukrayna’ya girmesiyle birlikte Ukrayna’nın dağılacağı üzerine yapmıştı. Muhtemelen ülkenin genç lideri Zelenski’nin kaçacağını ve iktidar kadrolarının saf değiştireceğini hesaplamış olmalı. Bu durumda daha az askerle kısa sürede sonuca ulaşacak ve dünya gündemini daha az meşgul ederek kesin ve kansız bir zafere imza atacaktı.
Öyle olmadı… Zelenski, ülkesinin başında kararlı bir mücadele sergiliyor. Ukrayna ordusu dahil yönetici elitler de fire vermeden bu mücadeleye katılmış bulunuyor. En önemlisi de halk; Ukraynalılar eldeki bütün imkanlarıyla kahramanca bir direniş sergiliyor. Savaş uzadıkça bu direnişin güçleneceği anlaşılıyor. Direniş yayıldıkça Rusların kayıpları da artıyor. Elbette Rusya, daha fazla asker, uçak ve ağır silahla ilerleyişini hızlandırabilir ve belki bunu yapacak ama artık karşısında teslim olmaya...