Bir yandan dış politikada ABD ile aktif hale gelen kriz, Rusya ile de verimliliği bir türlü sağlanamayan ilişkiler… İlaveten Kuzey Suriye hattı… İlaveten sadece bir hafta içinde Fransa ve İtalya’dan gelen Ermeni meselesi ataklarına karşı kalemiz golle dolarken elimiz kolumuz bağlı izlemek zorunda kalışımız…
Öte yandan toplumun bildiklerini unutmaya yüz tutan, gergin ve endişeli ruh hali…
Teker teker sayıldığında acil çözüm bekleyen bir dizi problem vardır. O yüzden liste yapmak yerine temel probleme eğilmek zamanıdır. Zira, Türkiye’nin irili ufaklı çözüm bekleyen bütün dosyalarının neredeyse tamamı birbiriyle bağlantılı hale gelmiş bulunuyor. Ekonomiden dış politikaya, sosyal problemlerden ifade özgürlüğüne kadar hat boyunca aranacak her çözüm bir diğerinin yolundan geçiyor.
Bu yol da açık ki hukuk sisteminin güçlenmesi ve ülkenin demokratik görünümünün toparlanması mesaisine çıkıyor. Yani hukuk düzenimizi şeffaf, öngörülebilir ve güvenilir bir seviyeye çıkarmak mecburiyetimiz vardır.