İçinde Türkiye’nin de bulunduğu coğrafyada karmaşanın büyük olduğu görülüyordu; şimdi ise bunun gelişmekte ve derinleşmekte olduğu anlaşılıyor. Özellikle Suriye ve onun kadar olmasa da Irak’taki gelişmeler rahatsızlık vermeye devam ediyor. Bütün bu karmaşanın ürettiği gerilimi daha da can sıkıcı hale getiren ekonomide birdenbire ortaya çıkan döviz kurlarına bağlı olumsuz gelişmeleri de ekleyelim…
Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş’a sorulan gündemin özeti de budur.
Herkesin aklında olan ama kurcalanmayan ana soru Fırat Kalkanı operasyonunda şehit olan askerlerimize yönelik hava saldırısının kim tarafından yapıldığını hala bilmiyoruz. TSK ilk gün failin Suriye rejimine ait uçaklar olduğu değerlendirmesini kamuoyuna aktarmıştı. Ama bilgi bununla sınırlı kaldı ve ilerlemedi. Zaten önemli olan meseleyi daha da önemli hale getiren Suriye rejiminin bir saldırı yapacaksa ve hele bu bir hava saldırısı olacaksa bunu bir başka ülkenin izni olmadan; özellikle de Rusya’nın haberi olmadan yapamayacağıydı. Ankara’nın zihnini de bu ihtimalin kurcaladığı anlaşılıyor. Nitekim, bir şekilde Rusya’ya sorulmuş ve “Biz değiliz” cevabı alınmış. Kurtulmuş’un ifadesiyle şöyle: “Rusya, açıkça bu saldırıda bulunan hava araçlarının Rusya’ya ait olmadığını bizzat Putin vasıtasıyla teyit etmiştir.”
KAYNAĞI BELİRSİZ GİRİŞİMLER