Herkesin bir pazartesi sendromu vardı, şimdi milletçe aynı gergin hisse vasıl olduk. Hafta başına uyandığımızda bizi nasıl bir dünyanın beklediğine dair stres içindeyiz. Eksiği yok fazlası var pazartesi sendromu zamanları… Dolar kaç lira olacak ve haftayı kaç lirayla bitirecek? Pazartesi sabahıyla cuma akşamı arasında hayat ne kadar daha pahalı hale gelecek? Yetmedi cuma akşamı neler olacak, hafta sonu hangi sürprizler yaşanacak?
Öngörülemez bir ülke öngörülemezlikte ve aslında bilinmezlikte kendisiyle yarışıyor. O kadar bilinmez ki iktidar bile ne yapacağını bilemiyor… Mükemmel sistemimizin, hızlı ve seri karar alan modelimizin başarısını yaşıyoruz. Dolar bile nereye gideceğini bilemiyor bu sayede… Ve zaten kim biliyor ki nereye gideceğini?
İktidar bildiği hikayeye sıkı sıkıya sarılmış durumdadır. İşler yolundadır. Yolunda gitmeyen işler varsa dış güçler yüzündendir. Biraz zorlarsanız ekonomideki kötülükler muhalefetin eseridir. Oysa, gerçeğin böyle olmadığını bilmemeleri mümkün değildir. Nitekim, bildikleri için hamaset ve sloganın şiddeti her pazartesi biraz daha artmaktadır. Hatta...