ABD’de yeni dönemle birlikte coşkulu ve heyecanlı bir yeni düzen rüzgarı esiyor. Sadece rüzgarı esiyor, ortada bir felsefe veya prensipler bütünü yok. İnsanların kolaylıkla manipüle edilebilecek milli duyguları ve yerel hassasiyetleri üzerinden, başlangıçta mantıklı görünen ama sonrasını hesaba katmayan sınırsız bir coşku. Tabiatı gereği, Amerika’dan esmeye başladığında dünya için referans olabilme kapasitesine de sahip bir rüzgardan söz ediyoruz. Nitekim, Avrupa’da da yelkenler şişmeyi bekliyordu.
Yeni bir düzene mi gidiyoruz? Yani, eskiden beri süregelen adaletsizlik, savaş ve özellikle İslam dünyasına ağır faturalar ödeten gelenek değişiyor mu? Baştan belli ki, esmekte olan rüzgarın tek motivasyonu zaten İslamofobiadır. Yani, bir şeyler değişecek olsa bile sonuçta İslam dünyası için tablonun daha kötü olacağı aşikardır. Yeni ABD yönetimi de, Avrupa’da sıra bekleyen diğerleri de kafayı bu ülkelerden gelen işçi, sığınmacı ve mültecilere takmış durumdadır. Yeni bir düzen olması imkansız, olsa olsa daha derin bir kaostan bahsedebiliriz.
***
Trump ve benzerleri gezegeni derinden etkileyecek en tehlikeli provokasyon yöntemini kullanmaktan çekinmiyor. Soruları, onların yaptığı gibi ham haliyle sorarsanız, içine kapanmaya eğilimi olanları bir yerinden yakalayabilirsiniz.