Siyasete ve siyasetçiye güven çok yüksek değildi; son zamanlarda daha da düştü. Düşüşün ve kalite kaybının sebeplerini uzun izaha gerek yoktur. Başta iktidar olmak üzere siyasetin dilinde, davranış tarzında ve iletişim tercihlerinde ciddi bir seviye kaybı yaşanıyor. Siyasi malzeme olmayı hak etmeyen basit konular, ülkenin büyük problemlerinin önüne geçiyor veya o basit konuların büyük meselelerin önüne geçmesi için titiz bir strateji uygulanıyor. Her durumda sonuç değişmiyor… İşler kötüye giderken o işlere eğilmeyi zorlaştıran bir atmosfer basıncı siyaset marifetiyle bütün ülkeyi kuşatıyor.
Muhalefet de seviye konusunda çok iyi değildir. İktidarın kötü gidişiyle yetinen, vizyon veya yüksek siyaset üretme ihtiyacını görmezden gelen bir pratiğe mahkumiyetleri apaçık görünüyor. Esasen, “İktidardan daha iyisini yaparız” demekle yetinip, kalıcı vizyon ihtiyacını ıskalamaları affedilir değildir. Bu tercih doğal olarak siyasete güven problemini daha da büyütüyor.
Nasıl siyaset yapacakları muhalefetin tercihi ve sorunu ama ortamdaki kalite kaybı öncelikle iktidarın sorumluluğundadır. Problemlerle yüzleşmekten kaçınmak uğruna izlenen propaganda yöntemlerinin...