Etkileri ve yansımaları bu kadar yaygın ve açık olmasına rağmen ABD ile yaşanmakta olan krizinin detayları hâlâ belirsiz görünüyor. Bu saatten sonra detayların pek anlamı kalmamakla birlikte Washington yönetiminin Pastör Brunson’ın iadesi konusunda ileri düzeyde hassasiyet gösterdiği ve bu adım atılmazsa başka hiçbir şeyi konuşmaya niyetli olmadığı anlaşılıyor. Hatta tek politikaları bu diyebiliriz. Bu amaç uğruna Türkiye gibi önemli bir müttefikle ilişkileri tarihin ne kötü seviyesine getirmeyi göze aldılar. *** Trump’ın ve Trump yönetiminin sorumluluktan uzak, tehditkâr ve dünya gerçeklerinden uzak bu tavrının sonuçları ortaya çıkmaya başladı. Yaklaşımın yanlışlığı sadece Türkiye değil sorumluluk sahibi bütün ülkeler tarafından eleştiriliyor. Washington’un taşımadığı kaygı Avrupa başkentlerinde açıkça dile getiriliyor. İçinde bulunduğumuz büyük problem, Türkiye’nin küresel piyasadaki önemini tartmak açısından bir fırsat zemini yaratmıştır. Klasik anlamda jeopolitik güç, bölgesel konum ve elbette gelecek potansiyeli birlikte değerlendirildiğinde Türkiye değil böylesi bir gerekçeyle, daha büyük krizlerde bile feda edilebilecek bir ülke değildir. Yaptırımlar veya benzeri hamlelerle cezalandırılması akıl dışıdır.