Hakan Erdem gibi bir tarihçi bile, ecdadın sınayi ve ticari hallerinden bahis açtığına açacağına neredeyse bin pişman iken o kadar malumatım da cesaretim de yok. Hoş, bilhassa tarih mevzuunda laf etmek, yazıp çizmek için malumat gerekmez oldu ama muhitimizde şükür ki edep diye bir şey var. Buralarda sadece, tarihi şifre çözmek ve kodları ayıklamak zannedenleri değil; kaynaksız, dipnotsuz ve kendi siyasi görüşleri namına tarih yazanları da sevmezler. Okurlarımız da affetmez, övünmek gibi olmasın…