Başbakan Binali Yıldırım’ın dün açıkladığı ekonomik önlemler paketi sonuçta ekonominin kendine has kurallarının gücünü ifade ediyor. Paket kimilerini memnun etmiştir kimileri tarafından yetersiz bulunmuştur, bu işin başka yönü. Ya da ekonomide son dönemde yaşanan gerilim ve bu gerilimin izleyeceği seyir düşünülerek bazı önlemler sonraya bırakılmıştır. Nitekim Yıldırım, gelecek yıl yeni bir reform paketi daha düşünüldüğünü de söyledi.
Ama genel olarak söylediği şey, ekonomide bir sorun varsa ki var, kamu otoritesinin buna karşı bazı sorumlulukları ifa etmesi gerektiğidir. Kurda artış yaşanıyor, piyasada nakit problemi işaretleri bulunuyor ve bunun için de rahatlama sağlayacak tedbirler kaçınılmazdır. Türkiye için de kaçınılmazdır, gerektiği zaman en güçlü ekonomiler için de. Sıkıntı yaşayan her ülke bunları yaptı, halen yapanlar da var. Bilhassa bizim gibi kur hassasiyeti yüksek gelişmekte olan ekonomiler…
KUR SADECE TÜRKİYE’NİN PROBLEMİ DEĞİLŞu sıralarda kurdan etkilenen bizim gibi birçok ülke var. Meksika, Brezilya, Güney Afrika bunlardan bazıları. Yani, hiçbir ülkeye özel bir ekonomik saldırı yaşanmıyor; sadece bizim de aralarında bulunduğumuz bazı ülkeler iç sorunları nedeniyle küresel dalgalanmalardan daha fazla etkileniyorlar. Yine bizim gibi bu durumu fark edip gerektiği gibi davranmaya başlandığında da kur geri dönmeye başlıyor.