Ertelemek bir yana 23 Haziran’da sadece İstanbul’da ve büyükşehir başkanlığı için tekraren yapılacak seçim bir yerel seçim olmanın çok ötesinde anlamlar taşımaya başladı bile. Tek başına 23 Haziran sandığının omzundaki yük ve taşıdığı siyasi anlam, 31 Mart seçimlerinin ortaya çıkardığı siyasi tablodan daha önemli hale gelmiştir. Seçimin iptali yoluna gidilmemiş olsa da elbette önemli siyasi sonuçlar yaşanacaktı ama şimdi durum bunun daha ötesine taşınmış bulunuyor.
AK Parti’nin iptal kararını sağlayarak büyük bir siyasi imkan mı elde ettiği, yoksa risk mi aldığı sorusunun cevabı ikinciden yana ağır basmaktadır. İktidar partisi risk almıştır. Doğal seyrinde; yani seçim neticelerine rıza gösterilmesi halinde daha kolay yönetilebilecek bir süreç şimdi seçim bir kez daha kaybedilse büyük dert, kazanılsa başka bir dert olarak ortada duruyor. Adını koyalım… İktidar partisi, İstanbul seçmeninin önüne, belediyeyle sınırlı olmayan, bütün siyasal sistemi etkileyecek tercih imkanını koymuş bulunuyor.