Beşiktaş’ı o kadar çok değil ama Şenol Güneş’i biraz bilirim. Hoca malum, başarılı bir futbolcu, kaptan ve teknik direktörün portresidir ama daha çok da bir futbol filozofudur. Dünyası futboldan çok daha büyük olduğu için futboldaki pırıltısı eksilmedi, hep arttı.
Yozlaşmış ve kirlenmiş futbol dünyasında temiz ve muteber kalmaya muvaffak olan çok az isimden birisidir.
İki kere üst üste şampiyonluğu kutlu olsun. Bu yazıyı Trabzonspor için yazmayı, bu tebriği Trabzon’un hocası Şenol Güneş’e göndermeyi çok isterdim. Ne yazık ki Hoca, Trabzonspor’da hak edilmiş şampiyonluk kupalarını kaldıramadı, herkesten çok hak ettiği sevinçleri yaşayamadı. O da yaşayamadı, biz de…
Tecrübe ederek gördük ki futbol insanın bazen kalbini kırabiliyor. O karanlık dönemlerden, hukuksuz zamanlardan ve yapanın yanına kar kalan yıllardan geride kalbi kırık milyonlarca taraftar kaldı. Ama Güneş parlama inadından hiç vazgeçmedi. Elinden alınanın ne olduğu biliyordu ve onu nasıl geri alacağını da… Şimdi birer birer alıyor. Hem de herkesin birden şapka çıkararak kendisini selamladığı seremonilerle…