Enflasyonla ve kurla mücadele sürüyor; öte yandan üretimi, ihracatı ve istihdamı artırma çabası… Yani, ekonomide kurtuluş savaşı bütün cephelerde sürüyor. Hangi cephede ne kadar ilerleme, gerileme var malum. Rakamları tekrar tekrar yazmanın lüzumu yok.
Asıl mesele, bütün bu ekonomik faaliyetlerin merkezinde olan, üretecek, istihdam yaratacak, ticaret yapacak ve ihracatla ülkeyi ayağa kaldıracak olan özel sektörün de mücadeleden mücadeleye atıldığıdır. Bir yandan bozulan finansal dengeler öte yandan da her sıkıntıda ağır ithamlara varan saldırılarla mücadele…
Bir ekonominin ekonomiye benzemesi için yatırım ortamının güvenilir, sermayeye erişimin nispeten ucuz ve hukuk zemininin de varlığı gerekir. Türkiye’de bunların üçü de eksiktir. Serbest piyasa ekonomisi kuralları, o piyasanın önünü açmakla ve düzenlemekle sorumlu olan devlet tarafından geriletilmektedir.
Enflasyonun neden arttığı bellidir. Üretim maliyetleri arttığında, arz daraldığında, talep de eksilmediğinde fiyat artır, enflasyon olur. Hükümetlerin görevi bu zincirin sağlıklı işlemesini temin etmektir. Kuru artırmamak, yatırım imkanlarını genişletmek, sansasyonel fikirlerle piyasaları ürkütmemek vs....