Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bir süredir dile getirdiği ama son zamanlarda istisnasız her konuşmada söylediği bir cümle var ki bütün tartışmaları bırakıp ona yoğunlaşsak yeridir. Erdoğan, bu ayın sonuna kadar ABD ile güvenli bölge anlaşmasının tamamlanmasını beklediğini, olmazsa Fırat’ın doğusuna operasyon yapılacağını ilan etmiş bulunuyor. Kulaklarımız Cerablus ve Afrin harekatlarından böyle iddialı sözlere alışkın olduğu için bazılarımızı fazla etkilemeyebilir ama bu kez ilan edilen operasyon ve takvim öncekilerle kıyaslanmayacak boyuttadır. Saha büyüklüğü ve derinliği dolayısıyla büyük bir hacmi ifade etmektedir. Tabiatı gereği uzun bir süreyi kapsamaktadır. Dahası var… Fırat nehrinin doğusu demek ABD himayesinde PYD/YPG hakimiyetinin bulunduğu bölge demektir. Bu örgütün askeri teçhizatı büyük ölçüde Amerika tarafından IŞİD’le mücadele maksadıyla temin edilmiştir. Kaç TIR silah ve teçhizat gönderildiğinin hesabı bile yapılamıyor. Ayrıca, Pentagon’un 2020 yılı bütçesinde de sevkiyatın devamına dair hatırı sayılır bir bütçe ayrılmış bulunuyor. *** Meselenin öteki tarafına bakalım… Güvenli bölge tesisi için bir ayı aşkın süredir devam etmekte olan Türkiye-ABD müşterek çalışması Ankara’nın isteklerini karşılayamadı.