Suriye dosyasındaki zorlukların temel nedeni, başlangıçtaki yapılan hesapların hiçbirinin bugün sahada uygulanmıyor oluşudur. İlk gün halkına baskı yapan bir rejimin lideri olarak Esad rejimine karşı sokak hareketleri vardı. Rejim, Arap Baharı’nın yeni bir halkası olarak başlayan hareketlere katliamlarla cevap verdi. Türkiye, dönemin Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu aracılığıyla Esad’a son kez demokrasi tavsiyesinde bulunduğu sıralarda katledilen sivil halkın sayısı 10 bini geçmişti bile… Yine başlangıçta Suriye’de PYD ve devamında YPG terör örgütü faktörü yoktu. Bugün sahip oldukları topraklar şöyle dursun kendilerine kimlik ve vatandaşlık verilmeyen bir halk olarak ülkenin en dezavantajlı kesimi olarak hesaba dahi katılmıyorlardı. Aynı şekilde Suriye denkleminde o zaman IŞİD de yoktu. Irak’ta başlayıp gelişen bu terör hareketi kısa sürede bütün Suriye denklemini değiştirdi. Uluslararası güçlerin sahaya girişine yol açtı ve zaten zorluklarla dolu olan süreci içinden çıkılmaz hale getirdi. *** Başta ABD vardı ama etkili bir hamle için önce bu ülkenin “Kararsız Kasım” lideri Obama’nın ikinci kez seçimi kazanması beklendi. Seçimin ardından kararsızlık daha da arttı ve bizim gibi ABD’nin politikasıyla yakından ilgili ülkeler Suriye’de pozisyon kaybetmeye başladı.