Siyasetçilerden duymaya pek alışkın olmadığımız sözler, özeleştiri cümleleridir. Hatayı kabul ekmek, hatalı olanı cezalandırmak veya eleştiriye açık olmaktan yana ülkenin nasibi yoktur. Bunun bir sebebi siyasetin neredeyse tamamen güç ve imkanı elde tutma faaliyeti olarak görülmesi, diğeri de çok hata yapılıyor olmasıdır. Özellikle iktidar için bir hatayı kabul etmek, diğerlerine emsal olacağı için ve bu da zincirleme özür gerektireceği için tercih edilmez, edilemez.
Cumhurbaşkanı Erdoğan da hata kabul etmeye ve özeleştiriye açık bir lider değil. Böyle şeyleri çoğu kez yaptığı hizmetlere karşı haksızlık olarak görüyor. Eleştirileri de kolaylıkla iktidarına yönelik kasıtlı ve çoğu kez dış kaynaklı bir saldırı olarak etiketlemeyi seviyor. Böyle yaparak sadece iktidarı savunmakla kalmıyor, tabanına da geniş bir propaganda alanı sunuyor. Hükümeti hedef alan sözlerin eleştiri değil saldırı olduğu fikrini tabandan tavana böyle pekiştiriyor.
Hükümetin yaptığı her şeye karşı çıkanlar, AK Parti’yi ve AK Parti tabanını hayat tarzı üzerinden ötekileştirenlerin de verdiği şahane paslar nedeniyle Erdoğan’ın izlediği politika çoğu kez işe yaramıştır. Herhangi...