Gazetecilerin alıştığı klasik bir sorudur, “Ankara’dan nasıl görünüyor?”
Seçim öncesinde ise durumun Ankara’dan değil, meydanlardan, hatta meydanlara yansımayan kahvelerden, köylerden nasıl göründüğü önemlidir.
Seçim heyecanı sokaklara çok geç yansıdı. Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun ilk iki mitingini yaptığı Erzurum ve Sivas’ı izlerken, heyecanın sahaya yavaş yavaş inişine de tanık olmuştum.
Ardından muhalefet partileri de kampanyalarını başlatınca hareket geldi.
Başlangıçtaki bu sükuneti yorumlamak için bugünü beklemem iyi oldu. Belki daha ileri yorumlar için son iki haftaya girmek gerekir. Ancak geçen hafta yaptığım İzmir, Adıyaman ve Kahramanmaraş seyahatlerim, ‘sükunet’ hakkında bir şeyler söylemem gerektiğini gösterdi.
Adıyaman’ı bilmemek eksiklikmiş
Adıyamanlı çok yakın dostlarım olmasına rağmen bu şehre gitmemiş olmakla çok şey kaybetmişim. Bunu anlamam için bir gün yetti.
Ankara’da Adalet Bakanlığı’nın kara kutusu diye tanınan Bakanlık Yüksek Müşaviri Adnan Boynukara’nın adaylığı bu fırsatı verdi. Boynukara’yı STAR Açık Görüş’teki akademik makaleleriyle de tanıyorsunuz.
Adıyaman’ı ve çevredeki 4 köyü birlikte dolaştık.