Google’da bir arama yaptım:
‘Babacan kalacak mı, gidecek mi’...
İlk sayfada çıkan sonuçlar, diğerlerine bakmaya ihtiyaç bırakmadı.
Seçim sonrası bakanlık senaryolarıyla ilgili değildi aramam...
Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı Ali Babacan’ı ‘ekonomik istikrarın temsilcisi’ olarak gören -ki gerçekte de istikrarın temsilcilerinden biridir- ‘muhalif’ gazete ve yazarların, Babacan’ın CHP’nin vaatlerine getirdiği eleştirilere nasıl bir tepki verdiğini görmek istedim.
Bol sıfırlı vaatlerin ‘halka dokunan vaatler’ olduğunu yazanlar, bu konuda ‘otorite’ olduğu su götürmez olan ve kendilerinin de bu hakkını teslim ettiği kişiden gelen eleştirilere kayıtsız kalamaz;
“Biz CHP’nin vaatleri yapılabilir şeylerdir, kaynak sorun değil derken, bizim de otoritesini kabul ettiğimiz Babacan aksini söylüyor; bir daha bakalım, acaba taraftarlığımızdan dolayı erken mi heyecanlandık” derler...
Diye düşünüyordum...
Kısa bir tarama, hayal kurduğumu gösterdi.
Babacan, ‘hükümet kötü ama Babacan iyi’ diyebileceklerini düşündükleri konularda söyledikleri manşete çekilecek bir isimdi onlar için...
Karşılıksız vaatlere ilişkin ‘net’ tespitlerini ortaya koyduğunda ise ‘Kaynak tartışmalarına o da katıldı’ başlıklı kısa haberlerde yer bulabildi ancak.
Ne dedi Babacan, son birkaç konuşmasından özetle aktarıyorum: