Mustafa Kutlu Yeni Şafak Gazetesi

Akıntıya Karşı Vakit nakit midir? - 2

Bir önceki yazımızda “zaman” denilen karvamın sanayi devrimi ile kâinatın-tabiatın âhenginden, ritminden Cenab-ı Hakk’ın tayin ettiği “Hududullah”tan koparılarak “Fabrika ayarı”na hapsedildiğini anlatmaya çalışmıştık.

30 Aralık 2020 | 142 okunma

Bir önceki yazımızda “zaman” denilen karvamın sanayi devrimi ile kâinatın-tabiatın âhenginden, ritminden Cenab-ı Hakk’ın tayin ettiği “Hududullah”tan koparılarak “Fabrika ayarı”na hapsedildiğini anlatmaya çalışmıştık.

Böylece “zaman” uhrevî olmaktan çıkarak “dünyevî” hale dönüştü, alınıp-satılan bir “nesne” oldu. Elek- triğin icadı ile gece-gündüz farkı ortadan kalkarak gün 24 saate ulaştı.

Tabiatın saatı gündüzü çalışmaya, geceyi uykuya-dinlenmeye tahsis etmiştir. Doğal olan budur. Tarım toplumunda tabiatın işleyişi hayata nizam verir. Mevsimler, sıcak-soğuk, yağmur-kar, rüzgâr ve yaşanılan yerin coğrafyası-iklimi bu nizamın ilkelerini oluşturur. Ekim, bakım, hasat, gün dönümü, koç katımı vb. gibi eylemlerin icrası “Tabiat saatı”nın akrep ile yelkovanı demektir.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Vitrinde yemek 20 Kasım 2024 | 130 Okunma Teknoloji yahut konfor 13 Kasım 2024 | 144 Okunma Kaleme veda 06 Kasım 2024 | 402 Okunma Ha savunma ha tarım 30 Ekim 2024 | 255 Okunma Rüzgârı kesilen bayrak 25 Eylül 2024 | 243 Okunma