Kur’an-ı Kerim’de geçen “kalbin akletmesi”ni nasıl anlayabiliriz? Aldığımız eğitim ile olmalı “anlam”ı kavramak, düşünmek, problemi çözmek için aklı kullanırız. Böyle biliriz. Kur’an-ı Kerim’de “akletmez misiniz – düşünmez misiniz” ihtarı çok geçer. Peki “kalp”i nereye koyacağız? Akletme fiilinin kalbe nisbet edilmesini (Hac, 46); aynı şekilde fıkhetmenin (anlama) de kalbin bir işlevi olduğunun (A’raf, 19) zikredilmesini nasıl yorumlayacağız?
Elbette ki bunu ben izah edemem. Kendim için ve siz okurlar için Elmalılı Hamdi Yazır’ın “Hak Dini Kur’an Dili” adlı eserinde “Bakara” suresinin tefsiri yapılırken “Kalp” için verilen bilgileri özetle naklediyorum. Yazır’ı, bu büyük âlimi rahmetle anıyorum.
“ ‘Kalp’, yürek ve gönül mânâlarına gelir, yani ‘kalp’ iki mânâya kullanılır. Birisi göğsün sol...