Mustafa Kutlu Yeni Şafak Gazetesi

Selimiye’nin kanatları

Efendim bendeniz, güya bazı gezi yazıları kaleme aldığım için bayağı gezip-tozan; çok yerler görmüş, sadece yaşadığı şehri değil bütün yurdu karış karış bilen biri...

26 Haziran 2019 | 184 okunma

Efendim bendeniz, güya bazı gezi yazıları kaleme aldığım için bayağı gezip-tozan; çok yerler görmüş, sadece yaşadığı şehri değil bütün yurdu karış karış bilen biri gibi tanınıyorum.

Önce bu yanlışı düzelteyim. Fevkalade ağır kanlı, bir yerden kalkıp bir yere gitmesi neredeyse merasime tabi, İstanbul’a nakl-i mekân ettikten on yıl sonra Bursa’yı, yirmi yıl sonra Edirne’yi görmüş birisiyim.

Şimdiye kadar yurt dışına çıkmayı hiç arzu etmedim. Ne bileyim mesela ABD’yi, Japonya’yı, Hindistan’ı, Çin’i falan merak etmedim. Benim merakım yurt içi. Seyahat imkânını bulabilsem Kastamonu’yu, Safranbolu’yu, Kula’yı, Urfa’yı, Mardin’i görmek isterim. Boşalmış köyleri, küçülmüş kasabaları. Elbette ki bir kez görmekle iş bitmiyor. Bir şehrin ruhuna yaklaşmak için onun mahremiyetine girmeniz gerekir; bu da zaman alan bir şey, ünsiyeti gerektiren bir şey...

Her neyse.. Sözü uzatmayayım.

Bir ara sevgili Mustafa Ruhi Şirin sayesinde Edirne’yi yani Selimiye’yi gördüm.

Ülkemizde pek çok güzel cami vardır. Bunların büyük bir kısmı İstanbul’dadır. Süleymaniye’nin ihtişamından, Sultanahmet’in gökle denizi birleştiren mavi atmosferinden, Rüstem Paşa’nın çinilerinden, Dolmabahçe’nin zarif minarelerinden, Nuruosmaniye’nin barok süslerinden bahsedilerek bu güzellikler dile getirilebilir.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Vitrinde yemek 20 Kasım 2024 | 130 Okunma Teknoloji yahut konfor 13 Kasım 2024 | 144 Okunma Kaleme veda 06 Kasım 2024 | 402 Okunma Ha savunma ha tarım 30 Ekim 2024 | 255 Okunma Rüzgârı kesilen bayrak 25 Eylül 2024 | 243 Okunma