Selçuk İnan ilk yarı başarılı pas yüzdesinde lig standartlarının altında kalmadı (%85). Ancak hücuma dönük attığı 8 pasının 7’sinde top arkadaşıyla buluşmadı. Başarılı olan ileriye dönük tek pası da kendi yarı alanlarının ortasına yakın bir noktada, hücum etkinliğinden uzaktı.
Başarılı paslarının istikameti aldığı pası yana ya da geriye iadedeydi. Bu durum Burak Yılmaz’ın ilk 11’de olmasından daha derin bir yara açtı.
Orta sahadaki partneri ikinci pasör Bilal Kısa da fark yaratmayınca Galatasaray’ın “coşkulu oyun” olarak anlattığımız dikine hücum eden halinden eser kalmadı.
Hamzaoğlu’nun 38’inci dakikada sakin olup “pas-pas-pas yapın” direktifi de sahaya yansımayınca Sivassporlu futbolcular Galatasaraylı oyuncuları defansta sık sık üçe iki yakaladı. Bu pozisyonlarda başrolde Aatıf vardı.
Burak Yılmaz’ın oyuna dahil olması Selçuk İnan’ın hücuma dönük paslarının iyileşmesini sağladı. Burak Yılmaz defansif olarak adam kovalamıyor olabilir, ama topsuz koşuları pasörleri rahatlatıyor. Aldıkları pası iade eden adam olmaktan kurtuluyorlar. Galatasaray ikinci yarı bir gold aha yiyip 2-0’dan geri dönme izlenimi verdiyse bu sebepledir.