Beşiktaş ne yapar? Bu sorunun cevabı basit, hücum eder!.. Öne geçtikten sonra stratejik olarak geri çekilen ya da yorulana kadar dün gece de bunu yine iyi yaptılar. Lokomotiv Moskova karşısında öne geçtikten sonra berabere kalmak yaralayıcı olsa da grupta bir son değil.
Bir gece önce Şampiyonlar Ligi maçında Bayern Münih – Arsenal karşılaşmasında top 67 dakika oyunda kaldı. Dün iki takım dakika olarak bu süreyi yakalayamadı, ama niyetleri oynamaktı. İyi bir futbol maçı izledik.
Beşiktaş ilk yarı çok fazla geriye koşmak zorunda kalarak başladı maça. Oyunu ön alanda oynamak istese de Lokomotiv’in kaptıkları topları hızlı oyuncularla Beşiktaş rakip cezasına taşıma isteği, özellikle ilk yirmi dakika hücumda etkisiz kıldı.
Yirmi beşinci dakikada solda başlayan Olcay’ı sağa, sağda başlayan Gökhan’ı sola çekme hamlesi kanatlardan gelen orta sayısını artırdı. Olcay solda, Gökhan sağda oynadığında ters ayakla içeri girip şut aradığından oyunu daratltıyordu. Bu hamle oyunu enlemesine de genişletti.
Defansının kanat oyuncuları Beck ve İsmail ikisi birlikte hücum etmediler, ancak ikisi de hücumda katkı sağladılar. İsmail’in bu konuda Beck’ten bir adım öndeydi. Kanat beklerinden bu katkıyı alırken, öndeki hücumcularının da orta zenginliğini artrıması, topun daha fazla rakip alanda kalmasını sağladı.
Devrede Quaresma’yı Olcay’ın yerine alıp, sağda oynatarak; ilk devredeki doğruyu kalite ekledi. Gol de Gökhan’ın ortası ve Quaresma’nın “usta işi” bitiriciliği ile tabelayı değiştirdi.