Her şeyin iyisine, güzeline layık olan insanoğlu güzel bir tat almaya görsün! Hemen onun peşine düşüp tekrar tekrar o tadı almak ister. Aynı lokantaya, aynı kafeye defalarca gider. Keyif alıcı sohbetler yaptığı dostlarıyla sık sık görüşür. Huzur bulduğu mekanları ziyaret etmek ister.
Yaşam mücadelesinde insanoğlunun serüvenlerine baktığımızda; ilk kelimeler, ilk cümleler, ilk emekleme, ilk yürüyüş, ilk okuma yazma ilk tatlardır. Ve çocuk bu işten keyif aldıysa defalarca tekrarlar, fark etmişinizdir. Her yenilik, yeni oluşum ve kazanımlar bireyde iyi tatlar bıraktıysa kalıcı ve devamlı olur.
Ve artık çocuğumuz okula başlamıştır. 7 yaşında olduğuna göre 6 yıllık eğitim geçmişi vardır ama okul tecrübesi ilk olacaktır. 6 yıllık eğitim dedim çünkü okul 7’de başlar ama eğitim anne karnında başlıyor. Bebek duyduğu her şeyi kaydediyor. Konuşup anlatamasa da her şeyi algılıyor ve öğrenme süreci devam ediyor. Neyse okulda ilk dersler, ilk ödevler derken ilk yazılılar ve sınavlar başlar. Devamında ilk karne ve diğerleri gelir. Öğrencinin ilk notları ve karneler iyi değilse damga yemeye başlar; “Bizim öğrenci başarısız, çalışmıyor, insanın içinde olacak”, “Bizimkinin işi gücü TV, bilgisayar, oyun, derslerle alakası yok” gibi cümleler duyarız. Çevresi ve öğrenci de bunu kabullenip bu kabule göre hareket etmeye başlar. Öğrencinin yeni tat almasını bırakın, mevcut damak yapısını da bozuyoruz. Düşünsenize, sevmediğiniz yemeği her gün yiyebilir misiniz? Ama öğrencilere her gün aynı pilavı hem de aynı tabakta yedirmeye çalışıyoruz.
Bu nedenle öğrenciler okul hayatlarının başında iken başarının tadını almalılar ki hep o tadın peşinde koşsunlar. Çünkü bu tat özgüven, azim ve çalışma gibi yeni tatları beraberinde sürüklüyor. Öğrenci kendini daha iyi ifade edip toplum ve arkadaşları arasında daha iyi bir yer ediniyor.
Öğrenci ilköğretim döneminin başlarında mutlaka bir şekilde başarıyı tatmalı. Bu derslerle olur, resimle olur, müzikle olur, sporla olur. Özellikle öğrencinin, velinin değil, sevdiği alanlarda olması işi daha bir kolaylaştırır. Bireyin keşfedilmemiş yönlerinin de ortaya çıkmasını sağlar.
Öğrencinin gitar çalmayı öğrenmesi, bir parçayı çalabilmesi için onlarca defa uğraşması, günlerce emek vermesi gerekir. Ve güzel bir parça ortaya çıkınca, öğrenci çalışma ve emeğin sonunda zafere ulaşmanın tadını alır.