Gelenek ve göreneklere bağlı bir milletiz. Alışkanlıklarımız da bir türlü yakamızı bırakmıyor. Değişimle aramızın hoş olmadığı da doğrudur.
Ülkemizde artık gelenekselleşmiş mevsimlik tartışma konuları var. Dönüp dolaşıp aynı yere gelinir de ne olup bittiğini araştırmak için zahmete girmeyi düşünmez amacı üzüm yemek değil de bağcıyı dövmek olanlar.
Eylüldeyiz. Okullar açılacak. Okul hazırlıkları başlayacak. Buraya kadar her şey normal. Değişmez gündemin tetikte bekleyen provokatörleri en kolay yolu seçip sosyal medyayı kaynatmaya başladılar bile.
“Müfredattan Atatürkçülük çıkarıldı, laiklik elden diyoruz.” tarzındaki suni gündem yine ülkeyi meşgul etmeye başladı.
Birkaç yıldır yeni bir tartışma daha eklendi bunların arasına; “Evrim teorisi müfredattan çıkarıldı.” Bununla ilgili cümle kuranlara sorsak nedir evrim teorisi diye iki cümle kuramazlar, bu kesin.
Aynı durum Atatürkçülük ve laiklik için de geçerli. Kavramların içini doldurmayı beceremeyenler ülke gündemini meşgul etmede oldukça mahirler. Atatürkçülük nedir, laiklik ne yana düşer diye sorsanız cevap almanız çok da mümkün değildir.