Suud ailesi bir asırdır petrol yataklarının ve kutsal toprakların yönetimini egemen güçlerin vekâletini alarak sürdürüyor. Evvela İngiliz icadı Vehhâbilikle İslam’ın sahih inançları bloke edilmeye çalışıldı. Şimdi ise İslam’ın protestanlaştırılması projesinin öncülüğüne soyunmuş durumdalar.
Yazının başında kesinlikle ön yargıya kapılmayın. Zira yazının tamamını okuduğunuzda maksadın Türk propagandası veya Arap karalaması olmadığını göreceksiniz.
Belli bir dönem İslam Birliği ve Hilafetin yeniden tesisi üzerine söylemler geliştirilmiş, eylemden ziyade dile getiriliyor oluşu bile bir mesafe olarak görülebilmişti. Bu gün gelinen noktada İran’ın ayrı telden Suudi Arabistan’ın farklı telden çalıyor olması bunun hayalden öte bir serap olduğu gerçeği ile yüzleşmemize sebep oluyor.
Peki, İslam Birliği kiminle sağlanacak? Mısır’daki Sisi, çiçeği burnunda ki azmettirici Veliaht Prens’le mi?
Demokratik usullerle iktidara gelen İhvan-ı Müslimîn lideri Muhammed Mursi’nin başına gelenler malum.
Mısır darbesinin Suudiler tarafından desteklenmesi, darbeci General Sisi’ye milyar dolarlar gönderilmesi, Türkiye ile yakın ilişki içinde olan Katar’a ambargo uygulanması, Barzani’nin desteklenmesi, son olarak PKK-PYD’ye milyon dolarlık destek, Kaşıkçı cinayeti, Suudilerin ne kadar Türk düşmanı olduklarını görmemiz açısından önemli gelişmelerdi. İhanet genetik midir nedir!..