ABD ve İngil-tere’nin içlerinde Türkiye’nin de bulunduğu bazı Müslüman ülkelere yönelik kabinde tablet yasağının uygulanmasına bu gün (cumartesi) başlandı. Bu yasak Yemen’deki bir El Kaide istihbaratına dayandığı ileri sürülerek gerekçelendirilmeye çalışılsa da birçok açıdan hiçbir şekilde mantıklı bir sebep-sonuç ilişkisine oturmuyor.
Oturmuyor zira madem aynı istihbarattan bahsediyoruz, İngiltere ve ABD yasağı neden farklı uyguluyor? Neden ABD’nin listesinde Türkiye, Birleşik Arap Emirlikleri ve Katar varken İngiltere’nin listesinde Türkiye var ama diğer iki ülke yok? Neden Amerikan Havacılık Dairesi tarafından denetlenip sonuçlar hep olumlu çıktığı halde, hatta birçok uluslararası havalimanı güvenliğinden çok daha sıkı ve etkin kontrolün Atatürk Havalimanı’nda olduğu bu otorite tarafından tescillendiği halde böyle bir yasak uygulanıyor?
THY bizim son yıllardaki en büyük başarı hikâyelerimizden biri. Uçuş ağını inanılmaz genişletti, kabin içi konforda dünyanın en iyileri arasına girdi ve İstanbul’u çok önemli bir hub haline getirdi. Haksızlık etmeyelim, Emirates, Etihad ve Katar Airways de kendi ülkeleri için benzer başarı öykülerine sahip. Bu havayolları son yıllarda uluslararası hava taşımacılığında en iyiler arasındalar. Onlar yükselirken, Batılı havayolu şirketleri ise grevlerle, kötü hizmetle, servis yetersizliğiyle giderek çöktüler. Hele Amerikan şirketleri! Onlarla uçmak bir kâbus!